30 Haziran 2020 Salı

Anadolu'nun Kültürel Önemi


   Değerli ülkemin değerli insanları hepinize güzel ve sakin bir günden daha tüm içtenliğimle ve iyi dileklerimle bir makale yazıyorum. Bugün sizlere Anadolu’nun kültürel açıdan birçok topluluk tarafından nasıl zenginleştirildiğini ve hemen akabinde ülkemizin Doğu Anadolu Bölgesi’nde yer alan Kars ilimizden bahsedeceğiz. Ayrıca eğer ki bu makaleden sonra vaktiniz kalırsa sizden ricam Kars tarihi konulu makalemizi de okumanızdır.
   Yaşadığımız ülkenin bulunduğu bölgeyi düşündüğümüzde şunu görüyoruz ki ülkemizin bulunduğu Anadolu toprakları tarih boyunca gerek tarih öncesi gerekse tarihi dönemlerde her daim birçok topluluğa ev sahipliği yapmıştır. Bu topluluklar zaman zaman bu verimli topraklar üzerinde hak iddia ederek birbirleriyle savaşmışlardır. Bölgeye zaman zaman farklı coğrafyalardan olan göçleri düşünürseniz eğer ki Anadolu’nun çok kısa bir zaman zarfında birçok farklı topluluğa ve kültüre ev sahipliği yaptığını öngörebilirsiniz.
   Anadolu sahip olduğu verimli toprakları ve coğrafi açısından iki önemli kıtayı birbirine bağlaması sebebiyle her zaman önemli bir yere sahip olmuş ve bu yüzden tarih boyunca çeşitli topluluklarca işgallere maruz kalmıştır.
   Ayrıca sizlere bahsetmek istediğim bir önemli konu da şudur. Eğer ülkemizin doğu bölgelerini gezi amacıyla ziyaret etmeyi düşünüyorsanız sizlere kesinlikle yanınızda bir rehber bulundurmanızı tavsiye ederim. Hem bir rehber sayesinde temel ihtiyaçlarınızdan olan barınma gibi hizmetleri aramakla fazla vakit kaybetmeyeceksiniz ve aynı zamanda gezip gördüğünüz bölgeleri tanıma fırsatı bulacaksınız. Sizlere rehber olarak Bilal Çağatay Erentürk’ü tavsiye ederim. Kendisine bu telefon numarasından ulaşabilirsiniz. 0533 517 98 59 Ayrıca bu isme internette Kars gezisi başlığı adı altında da rastlayabilirsiniz.
   Şimdi ülkemizin Doğu Anadolu Bölgesinde bulunan illerimizden birisi olan Kars’a bir göz atalım. Kars doğunun en soğuk şehirlerinden birisi olduğu gibi aynı zamanda ülkemizde güneşin ilk olarak doğduğu ve kışın ilk karın da düştüğü yerdir.
   Kars coğrafi olarak öneme büyük öneme sahip olan İpek Yolu olarak tabir ettiğimiz ticaret yolunun üstünde kurulmuştur. Bu açıdan baktığımızda tarihi olarak coğrafi keşifler olarak nitelediğimiz olaylara kadar oldukça önemli bir ticaret şehri olmuştur Kars.
   Coğrafi keşiflerden sonra eski önemini yitiren İpek Yolu’nun üzerinde Kars ilimiz her ne kadar eski ticari önemini kaybetmiş de olsa doğuyu ve batıyı birbirine bağlıyor diyebileceğimiz bir sınır kasabası olmasından ötürü tarih boyunca her zaman askerî açıdan önemli bir merkez olmuştur.
   Yani her neresinden bakarsak bakalım Kars her açıdan oldukça önemli ve değerli bir şehirdir. Eğer ki bir gün elinize bir fırsat geçerse mutlaka Kars’ı ziyaret etmenizi tavsiye ederim.

29 Haziran 2020 Pazartesi

Web Teknolojilerinin Gelişimi ve Tarihine Bir Bakış.


   Herkese güzel bir günden daha selamlar dilerim. Bugün sizlere interneti tarihçesinden ve internetin reklamcılık için nasıl kullanılabileceğinden bahsedeceğim. Ayrıca siz değerli okuyuculardan ricam odur ki hazır şirket sitesi konulu makalemizi de okumanızdır.
   İnternetin ilk olarak ortaya çıktığı dönemlerden itibaren internetin bu kadar popülerleşmesinin iki ana sebebi vardır.  Bunun ana sebebi internetin günümüz şartlarında baktığımızda oldukça kolay ulaşılabilen, birçok bilgiyi bir arada barındırabilen tüm dünyayı kapsayan bir genel ağdır.
   İnternetin bu kolay ve elverişli yapısı günümüzdeki internetin popülerliğinin ana yapısıdır. Fakat internetin ilk çıktığı dönemlerdeki yapısını incelerseniz sistemde ağ yönetim sistemleri, alan adları, arama motorları gibi teknolojilerden hiçbirinin varlığına rastlayamazsınız.
   İnternet 1969 yılında Amerika’da bulunan bir üniversitedeki 4 öğrenci tarafından icat edilmiş bir teknolojidir. Çıktığı dönemin şartlarına göre oldukça yeni ve gelişmiş bir veri iletişim sistemi olarak kabul edilse de günümüz şartlarında kelimenin tam anlamıyla ilkel bir yapıdır ilk internet teknolojisi.
   İlerleyen yıllarda 1990’lara geldiğimizde öncesine nazaran daha gelişmiş teknolojiler ve yatırımcılar sayesinde eskiden olduğundan daha internet sayfası yaygın bir hale gelmesine rağmen günümüzdeki popülerliğine henüz ulaşmamıştır.
   Daha önce de belirttiğim gibi internetin günümüzdeki popülerliğinin temeli hızlı ve kolay bir biçimde devasa verilere ulaşılabilecek hale getirmektir. Bu sayede özetle internet günümüzde bir tüketim malzemesi üzerine gelmiştir.
   Peki biz nasıl bu sistemi kullanarak reklam internet sayfası kurmak yapabiliriz. Bunun en önemli noktası tecrübeli bir web tasarım firmasıyla iletişime geçmektir. Konu web sitesi yaptırmak olduğunda birçok kavram ve aşamayla karşı karşıya kalıyoruz.
   Burada en önemli nokta doğru firmayla iletişime geçtikten sonra yaptırmış olacağınız web sitesini içerik açısından düşündüğümüzde her daim güncel ve yeniliklerle donatmanızdır. Aksi halde yaptıracağınız web sitesinin hiçbir işinize yaramayacağının garantisini verebilirim.
   Bunun ana sebebi Google gibi arama motorlarının her daim güncel ve yenilenen içerikleri arzu etmesidir. Bu yüzden eğer ki yaptırmış olacağınız web sitesini her daim güncel ve yeni içeriklerle doldurursanız web sitesi her daim işinize yarayacaktır.
   Bu makalemizde elimizden geldiği ölçüde sizlere internetin tarihçesinden ve bu teknolojinin yardımıyla nasıl reklam yapabileceğinizden bahsettim. Buradan sonrası sizlere kalmış desek yeridir.

27 Haziran 2020 Cumartesi

Kars'a Gidenlerin Ruhu.


   Güzel ülkemizin birçok yerinde olduğu gibi ülkemizin özellikle Doğu Anadolu Bölgesi de kültürel açıdan oldukça zengin ve tarihi tarih öncesi çağlara kadar uzanan bir geçmişe sahip. Bu açıdan baktığınız takdirde Anadolu’nun ne kadar uzun bir tarihe ve kültüre sahip olduğunu görmüş olacaksınız. Bu makalede sizlere ülkemizin en güzel şehirlerinden birisi olan Kars’tan bahsedeceğim. Eğer ki vaktiniz varsa bu makalemizden sonra Doğu Anadolu rehberi konulu makalemizi de okumanızı şiddetle tavsiye ederim.
   Kars ülkemizin güneşin safi ışınlarını alan ilk yeridir. Aynı zamanda kışın ilk kar yağışını da alan bölgemiz yine Kars’tır. Bünyesinde bulunan Sarıkamış ilçesine ait olan Sarıkamış Kayak Merkezi sayesinde kayak tutkunu turistlerin oldukça ilgisine çeken bir bölgedir.
   Kars’ın ismi illerimiz arasındaki en eski Türkçe isimdir. Bu yönden baktığımızda Kars’ta biz Türklerin etkisini yakından görmekteyiz. Kars tarih boyunca bir sınır kasabası olmasından ötürü her zaman dış güçlerce işgal edilmeye çalışılmış, zaman zaman da bu girişimler başarılı olmuştur.
   Ayrıca bahsedip hemen konumuza geri dönmek istediğim bir şey de Doğu Anadolu’nun karmakarışık olan şehir planlamasıdır. Tarih boyunca bölgeye yapılmış olan yapılar ve coğrafi kaynaklı olan sebeplerce bölge zamanla şehir planlaması açısından bir çorbaya dönüşmüştür adeta. Bu yüzden eğer siz de bir gün Kars’a gidecekseniz sizlere tavsiyem yanınızda bir rehber bulundurmanızdır. Bu sayede hem yeme-içme gibi temel ihtiyaçlarınızı karşılamak konusunda bir problem yaşamayacak hem de bölgenin tarihini bir anlatıcıdan doğrudan öğrenmiş olacaksınız. Sizlere rehber olarak Bilal Çağatay Erentürk’ü tavsiye edebilirim. Kendisine bu telefon numarasından ulaşabilirsiniz. 0533 517 98 59 Ayrıca internette Erzurum gezisi başlığı adı altında da rehberimize rastlayabilirsiniz.
   Bunun da bir sonucu olarak Kars tarihin akışı boyunca şehre gelen birçok farklı kültür ve ırka mensup kişilerce çok kültürlü bir yapıya bürünmüştür. Bu olaylardan en önemlisi 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nın bir sonucu olarak Kars maalesef ki 40 yıl sürecek olan bir Rus egemenliği altına girmiştir.
   Bu süreç boyunca şehirde Rusların yapmış olduğu yapıların ve binaların tümü günümüzde de şehirde aktif olarak kullanılmaktadır. Bunlardan en önemlilerinden birisi olan Kars Valilik binası buna verilebilecek en önemli örnektir.
   Ayrıca 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nın bir diğer adı da 93 Harbi’dir. Kars’ın bir diğer özelliği de kışlarının bir o kadar soğuk bir o kadar da yağışlı geçmesidir. Bu açıdan baktığınızda Kars tam bir Doğu Anadolu şehridir.
   Kars tarihi boyunca sanat, edebiyat gibi önemli konulara her zaman önem vermiş olup, günümüzde de şehirde bulunan Kars Devlet Konservatuarı da bunu oldukça destekler niteliktedir.

26 Haziran 2020 Cuma

Değerli bir web sitesine nasıl sahip olunur?


   Güzel bir cuma sabahından daha herkese merhabalar. Bugün sizlere günümüz reklamcılığının gittiği noktadan ve internetin hayatımızdaki yerinden biraz bahsederek sizlere reklamcılık konusunda elimden geldiği ölçüde yardımcı olmaya çalışacağım. Ayrıca hazır şirket sitesi konulu makalemizi de okumanızı tavsiye ederim.
   İnternet çıktığı dönemden itibaren hayatımızda oldukça önemli bir yer edinmeye günümüzde de devam ediyor. Bu elbette ki tesadüfi bir sonuç değildir. Kullanıcılara sunulan kullanım kolaylığı ve bilgiye kolay erişebilmeyi sağlaması gibi nedenlerden ötürü günümüzde oldukça popüler bir iletişim aracıdır internet.
   Özellikle günümüz reklamcılığını göz önünde bulundurduğumuzda reklamcılık eskisine nazaran gerçekten değişmiş bir vaziyette. Artık gelenekselleşmiş olarak nitelendirebileceğimiz televizyon, radyo, dergi, gibi reklamcılık yöntemleri günümüzde pekte bir işe yaramıyor desek çok mu abartmış oluruz?
  Artık televizyonlarda, radyolarda bile internet reklamlarını izler hale geldik. Bunun içeriğini elbette ki bu makalede tartışmayacağım. İnternet tüm dünyayı kapsayan geniş bir ağ olması sayesinde kullanıcıları bilgisayarlar aracılığıyla birbirine bağlıyor. Bu sayede bu devasa ağ insanların sosyalleşmesine imkân sağlamakla birlikte bir müşteri profili yaratıyor.
   Ayrıca internetin en önemli özelliğiyse zanlımca insanların günümüzde herhangi bir ihtiyaç, hizmet ve bunun gibi bir şey aradıkları takdirde ilk baktıkları yer popüler bir arama motorunun internet sitesi yani uzun lafın kısası internettir.
   Örneğin internet kullanıcısı internet sayfası konulu bir içerik arayacağı vakit ilk bakacağı yer internet oluyor elbette. Sonuçta internet her zaman elinin altında bulunan, her daim ulaşabileceği devasa bir veri akışı.
   Bu kolaylık sayesinde siz firma veya şirket sahipleri bundan yararlanarak para kazanabilirsiniz ve kendinizi hem ulusal hem de uluslararası piyasalarda bir rol edinmiş halde bulabilirsiniz. Peki bu nasıl olacak? Siz de neden bugün internet sayfası kurmak gibi bir içerik edinmiyorsunuz.
   Eğer kendinize siz de bir web sayfası edinirseniz, internet dünyasında kendinize dijital bir kimlik edinmiş olacaksınız. Bir web sayfası sayesinde müşterilerinizle iletişiminizi kuvvetlendirebilirsiniz. Bu sayede işletmeniz açısından bir gelecek planlaması yapmanız kolaylaşacaktır.
   Ayrıca unutmayalım günümüzde birçok insan tarafından web siteleri birer zorunluluk olarak görülüyor artık. Bu yüzden zanlımca siz de bir web sitesi yaptırarak piyasadaki rekabete dahil olabilirsiniz.
   Unutmayın ki bir web sitesinden gerçekten verim alabilmeniz için o web sitesini her daim güncel ve daimî tutmalısınız. Ne demiş atalarımız? İşleyen demir pas tutmaz.

25 Haziran 2020 Perşembe

Kars'ın Güzellikleri ve Tarihi.


   Anadolu’yu düşündüğümüzde karşımıza bir kültür cenneti çıkıyor adeta. Bunun sebebi yaşadığımız bölgenin tarih boyunca birbirinden farklı kültürel yapıdaki toplumlara uzun yıllar ev sahipliği yapmış olmasıdır. Bu yönden baktığımızda tarih öncesi çağlardan, tarihi dönemlere kadar önümüze büyük bir kültür birikimi çıkıyor. Ayrıca tren ile Erzurum gezisi konulu makalemizi de okumanızı tavsiye ederim.
   Açıkçası ülkemizin böyle bir bölgede kurulmuş olması biz halk için oldukça büyük bir şans. Bugün sizlere ülkemizin doğudaki güzel kültür merkezlerinden birisi olduğunu düşündüğüm Kars’ı anlatacağım.
   Kars tarih boyunca doğunun ve batının tam arasında kalan bir hudut şehri olmuştur. Bundan mütevellit şehir tarih boyunca birçok topluluk tarafından zaman zaman saldırıya uğramış, bazen de zapt edilmiş olsa bile her defasında yeniden inşa edilmiştir.
   Kars tüm ülkemizde güneş ışıklarını görebileceğiniz ilk yerdir. Güneş her sabah ilk olarak bu şehirden doğar. Aynı zamanda bu şehir ilk kar tanesinin de düştüğü yerdir. Bu şehir aynı zaman en çok heykele sahip olan şehrimizdir. Bu heykeller tarih boyunca farklı toplumlara ait kültürel mimarilerin güzel örnekleri olup bölgenin çok kültürlü yapısını yansıtmaktadır.
   Arada ufak bir konuyu daha geçirmem icap ediyor. Eğer siz de Kars’a gitmeyi düşünüyorsanız, sizlere tavsiyem bir rehber öncülüğünde gitmenizdir. Bu sayede hem bölgeyi çok daha iyi tanıma fırsatı bulacaksınız hem de yeme-içme, barınma gibi en teme ihtiyaçlarınız için hizmet veren yerler aramak zorunda kalmayacaksınız. Rehber olarak sizlere Sayın Bilal Çağatay Erentürk’ü tavsiye ederim. Kendisi hem oldukça tecrübeli bir rehber hem de kalemi mahir bir yazardır. Kendisine bu telefon numarasından ulaşabilirsiniz. 0533 517 98 59 Ayrıca Kars rehberi başlığı adı altında da sayın rehbere rastlayabilirsiniz.
   Ülkemizdeki en önemli kayak merkezlerinden birisi olan Sarıkamış Kayak Merkezi de bu bölgede bulunmaktadır. Bu şehirden bahsederken bahsetmemiz gereken en önemli şeylerden birisi de şehrin 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’ndan sonraki vaziyetidir.
   Bu savaş 93 Harbi olarak da geçer. 93 Harbi’nden sonra Kars maalesef ki Rus egemenliği altına girmiştir. Rusların şehirde egemenlik kurduğu 40 küsur yıldan sonra şehirde çok aktif bir şekilde hissedilen bir Rus mimarisi ortaya çıkmıştır.
   Şu anda günümüzde bile Kars Valiliği gibi diğer birçok devlet dairesi 40 yıllık Rus iktidarının bir sonucu olarak şehre yerleşmiş olan binalarda bulunmaktadır.
   Şehrin en dikkat çeken özelliklerinden birisi de iklimsel özellikleridir. Bir o kadar soğuk bir o kadar hoş bir soğuğu vardır Kars’ın. Her ne kadar Doğu Anadolu’da da yer alsa öldürücü veya bezdirici bir soğuğu yoktur. Özellikle kışı seven insanlar için birebirdir havası.
   Günümüze baktığımızda ise Kars aşıkların, öğrencilerin, sanatçıların halkın şehridir adeta. Birçok zümreden birçok insan bu şehirde birlikte yaşamaktadır.
   Her nereden bakarsak bakalım Kars doğunun en güzel şehirlerinden birisidir. Bu yüzden ömrünüzde bir kez dahi olsa ziyaret etmenizi şiddetle tavsiye ederim.

24 Haziran 2020 Çarşamba

Geçmişten Günümüze Web Reklamcılığı Teknolojisi.


   Geçmişten günümüze insan oğlu hayatını devam ettirebilmek için çalışmaya devam etmiştir. Özellikle günümüzde bir firma veya şirket sahibi olduğunuz takdirde. Bunun reklamını yaptırmak istediğiniz takdirde önünüze birçok seçenek çıkıyor, örneğin internet, televizyon, dergi, pankart gibi. Fakat özellikle şahsımca gelenekselleşmiş olarak ilan ettiğim televizyon, radyo, dergi, pankart gibi iletişim araçları artık eskisine nazaran maalesef ki pekte bir web sitesi fiyatları reklam aracı değildir.
   Bunun ana sebebi günümüzde internetin yaygınlığının benim tabirimle zirve yapmış olmasıdır. Özellikle 2010’dan sonra başlayan dijitalleşme akımının bir sonucu olarak internet özellikle bizim ülkemizde ciddi manada yaygınlaşmıştır.
   Benim her şeyden önce değinmek istediğim ana konu internetin tarihçesidir. İnternet ilk olarak 20 yüzyılın ortalarını biraz geçkin diyebileceğimiz vakitlerde dört üniversite öğrencisi tarafından Amerika’da kurulan bir yerel ağdır.
   Bu ağı yerel ağ olarak nitelememizin sebebiyse birkaç bilgisayar arasında kurulmuş basit bir ağdan ibaret olmasıdır. Her ne kadar dönemi için oldukça yeni ve değerli bir teknoloji olsa da günümüz şartlarına göre incelediğimizde internet sitesi kurmak kelimenin tam manasıyla ilkel bir ağdır.
   Bunu ana sebebi internetin ilk olarak kurulduğu dönemlerde internetin en temel teknolojileri olan ağ yönetim sistemleri, alan adları ve arama motorları olarak bahsedeceğimiz üç teknolojinin o dönem henüz icat edilmemiş olmasıdır.
   Bu kavramlarım her birini teker teker inceleyelim. İlk olarak ağ yönetim sistemlerinden bahsedelim. Ağ yönetim sistemleri internetin devasa içerik yığınını düzenleyerek, kolayca yönetilebilir hale getirmek için kurulmuş içerik yönetim sistemidir. Bu sistem sayesinde internetteki devasa veri yığınları kolayca düzenlenebilir hale gelir.
   Gelelim alan adlarına. Alan adı web tarayıcısının adres satırına yazdığınız web sitesi adlarının genel adlarıdır. Bu alan adları sayesinde web sayfası internet sitelerinin IP adreslerine sahip olmasanız bile rahatlıkla alan adını kullanarak web sayfalarına ulaşabilirsiniz.
   Alan adı seçerken bazı önemli hususlar vardır. Alan adını seçerken kısa, öz, akılda kalıcı, numaralardan oluşmayan ve alelade seçilmemiş bir alan adını rahatlıkla satın alabilirsiniz. Alan adını özenle seçmemeniz durumunda alan adının arama motorları tarafından sorgu sonuçlarına dahil edilmesini engelleyecektir.
   Gelelim arama motoruna. Arama motoru internette bulunan tüm verileri düzenleyerek ve aynı anda filtreleyerek verileri kullanıcıların kolayca ulaşabileceği bir hale getirirler.

23 Haziran 2020 Salı

Doğu Anadolu'nun Bir Sınır Kasabası Kars.


   Anadolu gerek tarih öncesi dönemlerde gerekse tarihi dönemlerde birçok medeniyetin doğuşuna ve yıkılışına şahit olmuş ve topluluklara ev sahipliği yapmıştır. Bu yüzden Anadolu birçok kültürün etkisinde kalmış ve çok kültürlü karmaşık bir yapıya sahip olmuştur. Bugün sizlere özellikle ülkemizin doğusunda yer alan şehirlerinden birisi olan Kars’tan bahsetmek istiyorum. Ayrıca tren ile Erzurum gezisi konulu makalemizi de okumanızı tavsiye ederim.
   Öncelikle Kars’ın tarihinden biraz bahsedelim. Bu şehir Doğu Batı arasında Anadolu’ya açılan bir kapı olarak görüldüğü için kapı anlamına gelen Kars ismi verilmiştir bu bölgeye. İşin en ilginç yanıysa Urartular, Selçuklular, Ermeniler ve Osmanlılar döneminden beri bu isim korunmuştur.
   Kars bir sınır kasabası olduğu için sürekli savaşlara maruz kalmış dolayısıyla siyasi açıdan birçok kez el değiştirmiştir. 1200-1450 yılları arasında Moğollar, 1600-1700 yılları arasında İran diğer adıyla Sasani, 1800’lü yıllarında başında ve ortasında Rus işgaline maruz kalmıştır. Bu olaylardan en önemlisi 93 Harbi olarak da bilinen 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’dır. Bu savaşın bir sonucu olarak Kars, Rus egemenliğine geçecektir. Bu egemenlik 43 yıl süreyle yani, Türk Milli Mücadelesi sırasında 30 Ekim 1920’de 15. Kolordu komutanı Kazım Karabekir Paşa tarafından Türk Topraklarına yeniden katılmıştır. 16 Mart 1921’de yapılan Moskova Antlaşmasıyla Kars resmi olarak tekrar Türk Toprağı olmuştur. Kars özellikle 16. Yüzyılda Osmanlı için oldukça önemli bir sınır kasabası haline gelmiştir. Selçuklular döneminde temelleri atılmış olan Kars Kalesi, 16. Yüzyılda Osmanlılar tarafınca tamamlanmıştır ve bölge uzun yıllar boyunca önemli bir askeri sınır kasabası olarak önemini korumuştur.
   Ayrıca hemen arada eklemek isterim ki siz de bir gün Kars’a gitmeyi düşünüyorsanız sizlere tavsiyem bir rehber öncülüğünde gitmenizdir. Bunun sebebiyse Kars’ın bölge olarak oldukça karışık bir yer olmasıdır. Bir rehber hem sizlere bölgenin tarihi anlatacak hem de en temel ihtiyaçlarınız olan yeme-içme gibi hizmetleri karşılamanız konusunda bölgeyi bilmesinden ötürü zorluk yaşamamanızı sağlayacaktır. Rehber olaraksa Sayın Bilal Çağatay Erentürk’ü tavsiye ederim kendisi hem deneyimli bir rehber, hem de yazardır. Kendisine Kars rehberi başlığı altında da rastlayabilirsiniz.
   Ayrıca bahsetmek istediğim oldukça önemli olduğuna inandığım bir topluluk var. Bu topluluk Molokanlardır. Molokanlar Rus Ortodoks mezhebinden kopan, kendilerini “Ruhani Hristiyanlar” olarak tanıtan dini bir gruptur. Bu topluluğun düşüncesine göre insanla tanrı arasına kilise gibi veya herhangi bir ruhban sınıfına mensup din adamları kesinlikle giremez. Bu yüzden bu ilişkinin aracısız olması gereklidir, diyen bir topluluktur molokanlar. Elbette bu görüşlerini beyan ettikten sonra takdir edersiniz ki ana vatanları olan Rusya’dan Ortodoks Kilisesi tarafından sürülmüşlerdir. Bu topluluk savaşa karşı olduğu için tarih boyunca savaş çıkan her yerden göç etmiştir. Savaşa karşı oldukları için hayatlarını tarım ve hayvancılıkla sürdüren bu topluluk sayesinde, bölge halkı peynircilik, değirmencilik, bahçe ziraatı, arıcılık, hayvancılık gibi şeyler öğrenmiş ve yine bu topluluk sayesinde Kars modern tarımı öğrenmiştir.

22 Haziran 2020 Pazartesi

Web Teknolojilerinin Tarihsel Gelişimi.


   Günümüzde web teknolojileri oldukça yaygın bir şekilde kullanılmaktadır ki, internetin hayatımızın her yerini kaplaması da bunu destekler niteliktedir. İçinde bulunduğumuz çağ artık nesnelerin interneti çapı olarak nitelendiriliyor. Artık evimizdeki buzdolabından kolumuzdaki saate kadar her şey internete bağlı durumda. Bu devasa ağ sayesinde neredeyse tüm elektronik cihazlar arasında bir iletişim söz konusudur. Bu işin sadece elektronik cihazlar arasındaki haliydi desek doğru olacaktır elbette ki. Sonuçta internet ilk çıktığı dönemlerden günümüze gelene kadar birçok alanda kullanıldı. Ayrıca bu makalede web tasarım firmaları gibi içeriklerin nasıl kolay erişilebilir hale geldiğini anlayacaksınız.
   Hadi gelin sizlerle beraber internetin geçmişini hızlıca bir göz atalım. İnternet ilk olarak 1969 senesinde Amerika’daki bir üniversitenin dört öğrencisi tarafından yerel ağ denebilecek kadar küçük bir ağ olarak kurulmuştu. Bu aynı zamanda tarihte kurulan ilk ağdır. Bu yüzden döneminin şartlarına göre değerlendirmemiz akıllıca olacaktır. Sonuçta bu ağa günümüzde baktığımızda gerçekten ilkel bir teknoloji gibi görünecektir. Bunun daha iyi incelemek için o zamanlar var olmayan teknolojilere bir göz atalım.
   O zamanlar ne ağ yönetim sistemleri, ne alan adları, ne arama motorları, ne de modern web teknolojileri vardı. En basitinden web sitesi nasıl kurulur gibi bir web sayfası aradığınız zaman bunu sorgulatabileceğiniz bir arama motoru yoktu. Bu durumda insanlar web sitelerinin adreslerini maalesef ki, devasa listelere çevirmek zorundaydı ki, bu listelerin ne kadar düzensiz ve kalitesiz olabileceğini siz düşünün. Tabi ki o dönem alan adlarının da var olmadığını eklersek iş daha da vahim bir hal alıyor.
   Alan adları web sayfalarının IP numaralarından oluşan adreslerinin üzerine maskelenen metin tabanlı ifadelerdir. Alan adları sayesinde web sitelerine IP adresleri olmadan da erişebilirsiniz. Bu ifadeler web tarayıcısının adres satırına yazılan internet sitesi paketleri gibi web sayfalarının genel adlarıdır.
   Bu konuyu da düşünecek olursanız bu listelerin sadece IP numaralarından oluştuğunu anlamak zor olmayacaktır. Sonuç olarak baktığımızda web teknolojilerinin eskiden ne kadar ilkel ve işlevsiz olduğunu anlamak çok ta zor olmayacaktır. Bu yüzden içinde bulunduğumuz çağda internetin ne denli gelişmiş bir teknoloji olduğunu unutmamak gerekir.

21 Haziran 2020 Pazar

Sarıkamış Kayak Merkezi ve Sarıkamış Vakası


   Güzel ülkemin güzel insanları yepyeni bir makalemize daha hoş geldiniz. Hepinizin de bildiği üzere Anadolu gerek tarih öncesi çağlarda gerekse tarihi dönemlerde birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olan, kültürel açıdan oldukça zengin bir yerdir. Bu makalemizde sizlere öncelikle belki de tarihimizdeki en üzücü olaylardan birisi olan Sarıkamış Harekatı’nı sonra da Sarıkamış’ta bulunan kayak merkezinden bahsedeceğim. Ayrıca tren ile Erzurum gezisi diğer makalemize de bakmanızı tavsiye ederim.
   Yıl 22 Aralık 1914, Harbiye Nazırı (Savunma Bakanı) ve Erkan-ı Harbiye-i Umumiye Reisi Enver Paşa tarafından verilen emirle kahraman askerlerimiz Sarıkamış Harekatı’nda şehit düşmüşlerdir. Normal şartlarda bu hareket planlandığı sırada birçok yetkili kişi tarafından uyarılan Enver Paşa, Türk askerini eksi kırk derecelik bir soğuğun bulunduğu ve bölge açısından düşündüğümüzde tecrübesiz bir takım komutanlarla başlatılan bir harekatın emrini vermiştir ki, Enver Paşa’nın bir Alman hayranı olduğu o dönem herkesçe biliniyor. Bazı tarihçiler bu olayı Alman İmparatorluğu’nun 1898 yılında Sultan 2. Abdülhamit dönemindeki görüşme sırasında Almanların “Olası bir dünya savaşı durumunda bizlerle birlikte savaşa girer misiniz?” teklifinin reddedilmesinin bir neticesi olduğunu savunur.
   Biraz daha açarsak Sultan 2. Abdülhamit döneminde ikna edemedikleri Osmanlı Sultanını, 2. Abdülhamit’in 31 Mart 1909 tarihinde tahtından indirilip yerine V. Mehmed Reşad’ın geçirilmesinden sonra tahta geçen yeni padişahın otoritesinin zayıflığını fırsat bilen Alman İmparatorluğu’nun Enver Paşayı Harbiye Nazırı ve Başkomutan Vekilliği makamına getirmelerinin bir sonucudur Sarıkamış Harekatı.
   Sarıkamış Harekatı’na kadar askerlik kariyerinin en parlak dönemini yaşıyordu Enver Paşa. 31 Mart 1909 İsyanının başlamasında payı vardı. O dönem kendisi ve bazı 24 Haziran 1909 günü İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin bir suikast eylemine katılacağı düşüncesiyle İstanbul’a çağrılmıştı. Fakat o İstanbul’a gitmek yerine 24 Haziran günü dağa çıkmayı seçti ve bunun sonucu olarak 31 Mart İsyanının çıkmasına öncü olmuştur ki o dönem Osmanlının içindeki birbirinden farklı fikir akımlarına mensup insanların barut fıçısı gibi olduğu bir dönemdir. Bir tarafta yenilikçi olduğunu iddia eden Jön Türkler (Yeni Türkler), bir taraftaysa İslamcılık akımını savunan diğer bir değişle hilafetin gücüne inanan insanlar. Bu iki akım tarafından bölünmüş olduğunu söyleyebileceğimiz Osmanlı adeta fitili ateşlenmeyi bekleyen bir barut gibiydi.
   Bu döneme baktığınızda 1876 tarihinde tahta çıkan 2. Abdülhamit’in yine aynı tarihte ilan ettiği meşrutiyet rejiminin bir neticesi olarak bölünen bir halk söz konusudur. Sonradan 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sırasında Osmanlı Parlamentosunun Savaşı iyi yönetememesi ve her kafadan bir ses çıkmasının bir sonucu olarak 14 Şubat 1878 tarihinde meclis 2. Abdülhamit tarafından süresiz olarak tatil edilmiştir.  Bundan 32 yıl sonra İttihat ve Terakki ve halkın baskısı sonucu 23 Temmuz 1908’de 2. Meşrutiyet ilan edilmiştir. Şunu da belirtelim bu 32 yıllık süre zarfında 2. Abdülhamit meclisi yeniden açmak için denemelerde bulunmuş olsa da maalesef Osmanlı İmparatorluğu’nun içinde bulunduğu durumun bir neticesi olarak başarılı olamamıştır.
  Enver Paşa işte böyle bir ortamda barut fıçısının fitilini ateşlemiştir adeta. Hatırlarsanız Enver Paşanın dağa çıktığından bahsetmiştik. Enver Paşa dağa çıktığında yanında bulunan Kolağası Niyazi Bey’in de yardımıyla askeri açıdan örgütlenmiştir. Dikkat ederseniz 2. Meşrutiyet’in ilan tarihi 24 Temmuz 1908’e denk geliyor. Açıkçası Sultan 2. Abdülhamit’in saltanatının son yıllarına baktığımızda eski otoritesine sahip olmadığını görüyoruz. Bu yüzden potansiyel bir ihtilale karşı hazırlıklı olmadığını tahmin etmek de güç değil. 2. Abdülhamit’in İslamcılık politikasını savunduğunu düşünürsek 2. Meşrutiyet’in ilanının bir potansiyel ihtilale önlem olarak yapılan bir girişim olarak değerlendirebiliriz. 23 Temmuz 1908’de Sultan 2. Abdülhamit’in meclisi tekrardan bir araya toplamak istemesi üzerine bir bildiri yayınlaması üzerine Enver Paşa İstanbul’a intikal etmiştir. Bu intikalin ardından Enver Paşa halkın bir kesimi tarafından kahraman olarak karşılanmıştır. Hatta kendisine “kahraman-ı hürriyet” gibi bir sıfat da yakıştırılmıştır. Bu olaydan sonra Enver Paşa halk tarafından gerçekten sevilen bir insan rolüne bürünmüştür.
   Sonuca baktığımızdaysa Sarıkamış Harekatı’na kadar Enver Paşa için her şey yolunda gidiyordu. Fakat bu olaydaki hayalperestliği ve Alman Hayranlığı yüzünden Osmanlı Ordusunu beyhude bir savaşa soktuğu da bir gerçektir. Sarıkamış Harekâtı tarihimiz açısından maalesef ki en dramatik olaylardan birisidir. Artık diğer konumuz olan Sarıkamış Kayak Merkezi’ne geçebiliriz.
   Sarıkamış’tan önce, Eğer bir gün yolunuz Kars’a düşecek olursa sizlere tavsiyem bir rehber öncülüğünde gelmeniz olacaktır. Bunun sebebiyse Kars’ın yapısal olarak oldukça karışık olmasıdır. Hem aynı zamanda bir rehber size bölgenin kültürel yapısını ve tarihini anlatabilecek Bilgi birikimine de sahip olacaktır. Bu yüzden bir rehber öncülüğünde gelmeniz sizin için daha iyi olacaktır. Sizlere rehber olarak tavsiyemse Sayın Bilal Çağatay Erentürk’tür. Kendisine bu telefon numarasından ulaşabilirsiniz. 0533 517 98 59 Ayrıca Kars rehberi adı altında da Bilal Çağatay Erentürk’e rastlayabilirsiniz.
   Sarıkamış Kayak Merkezi belki de ülkemizdeki doğallığını koruyan nadide kayak merkezlerinden birisidir. Bölgeye düşen kristal yapılı kar sayesinde kayak yapmak için oldukça uygun şartlara sahiptir. Yılın 141 günü boyunca bu yer daima karlı bir vaziyettedir. Aşırı bir kalabalığın olmaması sebebiyle de rahatlıkla kafanızı dinleyebilirsiniz. Hava her zaman açık ve güneşli olduğundan hava durumundan kaynaklı problemler yaşamayacaksınız. Ayrıca pist boyunca uzanan çam ormanları sayesinde manzaranın tadına doyamayacaksınız. Üstelik bu tecrübe için yüksek Mevlalar harcamanıza hiç gerek yok. Türkiye’deki diğer kayak merkezlerinin aksine Sarıkamış Kayak Merkezi oldukça ucuz.
  

Web teknolojisi ve Reklamcılık.


   Günümüzde reklamcılık anlayışı eskisine nazaran gerçekten değişti. Bunun ana sebebiyse gelişen teknolojilerin hayatımızdaki yeridir. Aslında buna teknolojiler demek yanlış oldu. Teknoloji desek yani tekilleştirsek daha doğru olur. Peki, nedir bu teknoloji? İnternet elbette ki. Özellikle içinde bulunduğumuz yüzyıl nesnelerin interneti çağı olarak adlandırılıyorken bunu göz ardı etmek elbette ki pek mantıklı olmayacaktır. Bu yüzden bugün sizlere internetin tarihinden ve internet aracılığıyla nasıl reklam yapabileceğinizden bahsederek siz firma veya şirket sahiplerine elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışacağım. Bu sayede siz de internet sitesi kurmak gibi bir web sitesine nasıl sahip olabileceğiniz öğreneceksiniz.
   İnternet 1969 senesinde Amerika’daki bir üniversiteye ait 4 öğrenci tarafından yerel ağ olarak kurulmuş basit bir teknolojiydi ilk çıktığı dönemde. Bu teknolojinin zamanla değerini fark eden yatırımcılar sayesinde zamanla tüm dünyaya döşenen kablolar aracılığıyla devasa bir ağ kurulmuştur. Fakat böyle bahsedince bunun çok hızlı bir şekilde gerçekleşip biten bir olay olduğunu sanmayın. Özellikle internetin ilk olarak ortaya çıktığı dönemlerde internet o kadar ilkel bir teknolojiydi ki günümüz şartlarında baktığımızda çöpten farkı yoktur bile diyebiliriz. Peki, neden çöp olarak niteledim buna bir değinelim. Bu sayede web sayfası gibi içerikleri yaratmayı öğreneceksiniz.
   Bahsettiğimiz yıllarda ne arama motorları, ne alan adları, ne de ağ yönetim sistemleri vardı. Bu bahsettiğim kavramlardan en azından ikisinden bahsederek önemine dikkat çekmek istiyorum.
   Arama motoru dediğimiz şey internetin devasa akışı içindeki hazır site gibi web sayfalarını kendilerine has olan içerik değerlendirme sistemlerine göre değerlendirerek, siz kullanıcılara sunarlar. Belirtmemiz gereken bir şey de web sitesi yapan firmaların içeriklerini bu arama motorlarına ait olan içerik değerlendirme standartlarına göre yaptıklarıdır.
   Alan adıysa web tarayıcısının adres satırına yazdığınız web sitesi adlarına verilen genel addır ve bu ad web siteleri dışında da birçok alanda kullanılabilir. Örneğin e-posta hesapları gibi. Bir alan adı bir web sitesi için değişmez gerekli bir koşuldur. Bir alan adı aynı zamanda web sitenizin barındığı sunucu bilgisayardan gelen IP adresinin üzerine maskelenerek web sitenize IP numaraları yerine doğrudan alan adından ulaşılabilmesini sağlar. Bu yüzden alan adları teknolojik açıdan kolaylık sağlar.