25 Haziran 2020 Perşembe

Kars'ın Güzellikleri ve Tarihi.


   Anadolu’yu düşündüğümüzde karşımıza bir kültür cenneti çıkıyor adeta. Bunun sebebi yaşadığımız bölgenin tarih boyunca birbirinden farklı kültürel yapıdaki toplumlara uzun yıllar ev sahipliği yapmış olmasıdır. Bu yönden baktığımızda tarih öncesi çağlardan, tarihi dönemlere kadar önümüze büyük bir kültür birikimi çıkıyor. Ayrıca tren ile Erzurum gezisi konulu makalemizi de okumanızı tavsiye ederim.
   Açıkçası ülkemizin böyle bir bölgede kurulmuş olması biz halk için oldukça büyük bir şans. Bugün sizlere ülkemizin doğudaki güzel kültür merkezlerinden birisi olduğunu düşündüğüm Kars’ı anlatacağım.
   Kars tarih boyunca doğunun ve batının tam arasında kalan bir hudut şehri olmuştur. Bundan mütevellit şehir tarih boyunca birçok topluluk tarafından zaman zaman saldırıya uğramış, bazen de zapt edilmiş olsa bile her defasında yeniden inşa edilmiştir.
   Kars tüm ülkemizde güneş ışıklarını görebileceğiniz ilk yerdir. Güneş her sabah ilk olarak bu şehirden doğar. Aynı zamanda bu şehir ilk kar tanesinin de düştüğü yerdir. Bu şehir aynı zaman en çok heykele sahip olan şehrimizdir. Bu heykeller tarih boyunca farklı toplumlara ait kültürel mimarilerin güzel örnekleri olup bölgenin çok kültürlü yapısını yansıtmaktadır.
   Arada ufak bir konuyu daha geçirmem icap ediyor. Eğer siz de Kars’a gitmeyi düşünüyorsanız, sizlere tavsiyem bir rehber öncülüğünde gitmenizdir. Bu sayede hem bölgeyi çok daha iyi tanıma fırsatı bulacaksınız hem de yeme-içme, barınma gibi en teme ihtiyaçlarınız için hizmet veren yerler aramak zorunda kalmayacaksınız. Rehber olarak sizlere Sayın Bilal Çağatay Erentürk’ü tavsiye ederim. Kendisi hem oldukça tecrübeli bir rehber hem de kalemi mahir bir yazardır. Kendisine bu telefon numarasından ulaşabilirsiniz. 0533 517 98 59 Ayrıca Kars rehberi başlığı adı altında da sayın rehbere rastlayabilirsiniz.
   Ülkemizdeki en önemli kayak merkezlerinden birisi olan Sarıkamış Kayak Merkezi de bu bölgede bulunmaktadır. Bu şehirden bahsederken bahsetmemiz gereken en önemli şeylerden birisi de şehrin 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’ndan sonraki vaziyetidir.
   Bu savaş 93 Harbi olarak da geçer. 93 Harbi’nden sonra Kars maalesef ki Rus egemenliği altına girmiştir. Rusların şehirde egemenlik kurduğu 40 küsur yıldan sonra şehirde çok aktif bir şekilde hissedilen bir Rus mimarisi ortaya çıkmıştır.
   Şu anda günümüzde bile Kars Valiliği gibi diğer birçok devlet dairesi 40 yıllık Rus iktidarının bir sonucu olarak şehre yerleşmiş olan binalarda bulunmaktadır.
   Şehrin en dikkat çeken özelliklerinden birisi de iklimsel özellikleridir. Bir o kadar soğuk bir o kadar hoş bir soğuğu vardır Kars’ın. Her ne kadar Doğu Anadolu’da da yer alsa öldürücü veya bezdirici bir soğuğu yoktur. Özellikle kışı seven insanlar için birebirdir havası.
   Günümüze baktığımızda ise Kars aşıkların, öğrencilerin, sanatçıların halkın şehridir adeta. Birçok zümreden birçok insan bu şehirde birlikte yaşamaktadır.
   Her nereden bakarsak bakalım Kars doğunun en güzel şehirlerinden birisidir. Bu yüzden ömrünüzde bir kez dahi olsa ziyaret etmenizi şiddetle tavsiye ederim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder